Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesini protesto eden TİP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Hatay Milletvekili Barış Atay, “Birileri bize terörist diyecek diye biz bildiğimiz yoldan yürümekten de verdiğimiz mücadeleden de vazgeçmeyiz ama illa bir terörist görmek istiyorsanız, sevgili yoldaşımız Can’ın aylar önce bırakılması ve yemin etmesi gereken kürsüde bugün ağzından salyalar akarak onun vekilliğini düşürme kararını okuyan Bekir Bozdağ’a bakacaksınız. Bugün terörist dediğiniz Fethullahçıların elini eteğini öpen milletvekilinden bakanına, hatta Cumhurbaşkanı’na kadar bakacaksınız” dedi.
14 Mayıs’ta milletvekili seçilmesine rağmen cezaevinden tahliye edilmeyen TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın vekilliği; eski Adalet Bakanı, TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ’ın kararı bugün TBMM Genel Kurulu’nda okumasıyla düşürüldü. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) de hakkında iki kez “hak ihlali” verdiği Atalay, Yargıtay 3. Ceza Dairesi ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi kararlarıyla tahliye edilmemişti.
Kararın ardından TİP İstanbul İl Örgütü, Beşiktaş İskelesi önünde akşam saatlerinde Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesini protesto etti. Çok sayıda siyasi parti, örgüt ve kurum temsilcisi ile birlikte CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik’in de katıldığı eylemde, “Saray yargısı değil, halk iradesi” ve “Can Atalay’a özgürlük” yazılı pankartlar açıldı.
Özgür Urfa: Gülen’i öven Bozdağ, 15 Temmuz’da yapamadığını bugün yapmıştır
TİP Parti Meclisi (PM) üyesi ve avukat Özgür Urfa da bugünün tarihini bir kenara not aldıklarına dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Bu ülkede 12 Mart’ta, 12 Eylül’de ne olduysa bugün de bir benzeri olmuştur. Bugün yaşanan şeyin adı darbedir. Bunun altında kimin imzası varsa bunların hepsi de darbecidir. Bu ülke 12 Mart’ta darbecilerini, 12 Eylül darbecilerini unutmadı. Bugünkü darbecileri de unutmayacağız. Üstünden kaç yıl geçse de darbecilikten yargılanacaklar ve hak ettikleri cezaevine girecekler. Bugün Meclis’te yaşanan şudur. 15 Temmuz’da darbeye direnen Meclis, bugün darbenin parçası olmuştur. Bu utanç onlara yetecektir. Bunun hesabını vereceklerdir. 15 Temmuz’da darbenin başında olan Fethullah Gülen’i öven Bekir Bozdağ, o gün yapamadıklarını bugün yapmıştır. O gün yapılamayan darbeyi bugün yine Bekir Bozdağ, altına imza atarak yapmıştır ama mesele esir düşmekte değil, mesele teslim olmamaktadır. Biz teslim olmuyoruz. Bundan sonra da olmayacağız. Bizi korkutamayacaklar, yıldıramayacaklar. Vazgeçmeyeceğiz, unutturmayacağız. Kaç gün sürerse sürsün, kaç ay sürerse sürsün bu darbeye hep birlikte direneceğiz.
“Bu darbe en çok Hatay halkına yapılmıştır”
Türkiye’de bugün Anayasa rafa kalkmıştır. Anayasa Mahkemesi bugün kapatılmıştır. Bugün hukuk kalmamıştır. Hukuk yoksa sokak vardır diyoruz. Buradayız. Sokakta olmayı sürdüreceğiz. Bu darbe sadece Can Atalay’a karşı değil, sadece Türkiye İşçi Partisi’ne karşı yapılmamıştır; bu darbe en çok Hatay halkına karşı yapılmıştır. Bir yıl önce dümdüz olan, taş üstünde taş kalmayan Antakya, Defne, Samandağ, Arsuz halkına karşı yapılmıştır. Taş üstünde taş kalmayan yerlerin sorumluları yargılanmamaktadır. Aradan bir yıl geçti. Kimse hesap vermemektedir. Müteahhitler ellerini kollarını sallayarak gezmeye devam etmektedir. Kamu görevlileri ellerini kollarını sallayarak gezmeye devam etmektedir. İşte Can Atalay bu yüzden hâlâ tutsaktır. Onlar dışarıda rahat gezebilsinler diye tutsaktır ama pes etmiyoruz. Can Atalay’ı çıkaracağız. O müteahhitleri, o belediyedeki kamu görevlilerini, o bakanlıktaki görevleri hak ettikleri yere göndereceğiz. Bugün burada bitmiyor mücadelemiz. Hatay halkının yanında daha fazla olacağız. Can Atalay’ın gidemediği yere biz gideceğiz. Arsuz’da, Defne’de, Samandağ’da halkçı belediyecilik nasıl yapılır, bir kez daha göstereceğiz.”
Özgür Çelik: Bu karar, anayasal düzene darbedir
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de konuşmasında, anayasal düzene, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye sahip çıkmak için burada olduklarını vurguladı. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün Türkiye demokrasi tarihine yeni bir karar leke eklenmiştir. Depremzede Hatay halkının özgür iradesiyle seçtiği Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi kararını tanımıyoruz. Bu karar, anayasal düzene bir darbedir. Bu karar, Türkiye’de demokrasiyi ortadan kaldırmaya yönelik büyük bir girişimdir. Yüksek yargı organları suç işlemiştir ancak bugün bu suça Türkiye Büyük Millet Meclisi ortak edilmiştir. Bizim bu topraklarda 150 yıla yakın bir anayasa deneyimimiz var. Bugün Türkiye’de saray iktidarı, Türkiye’yi çoklu bir kriz ortamına sürüklemiştir. Bir yanda yoksulluk ve sefalet içerisinde yaşayan milyonlar yokluğa, yoksulluğa mahkûm edilmiştir; bir yanda siyasal krizler, devlet krizleri yaşanmaktadır. Her gün Anayasa ayaklar altına alınmaktadır. Demokrasi her gün tahrip edilmektedir ancak şunu bilmelerini isteriz. Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik girişimlerde bulunanlara, demokrasiyi ortadan kaldırmaya çalışanlara şunu söylemek isteriz.
“Milletin iradesinin üzerinde hiçbir şey yoktur”
Biz bu ülkede Anayasa’yı, demokrasiyi savunacak milyonlarız. Biz bu ülkede toplumun barış, huzur, refah içerisinde yaşamasını savunan milyonlarız. Saray ve saray iradesi şunu bilsin. Milletin iradesinin üzerinde hiçbir şey yoktur. Millet, halkımız bu darbeye, bu demokrasiyi ortadan kaldırma girişimine gereken cevabı verecektir. Can Atalay, Hatay milletvekilidir. Can Atalay, ülkemizin milletvekilidir. Kendisini millet iradesinin üzerinde gören bu anlayışı, bu düzeni hep birlikte sokaklarda, meydanlarda, hayatın her alanında birlikte mücadele ederek değiştireceğiz. Çünkü biz milyonlarız, biz birlikte mücadele ettiğimizde bu düzeni hep beraber değiştireceğimize sonsuz ve yürekten inanıyoruz. Dayanışmayla sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Hayatın her alanında mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Barış Atay: Bizim milletvekillerimiz hırsızlıkla, dolandırıcılıkla, rantla anılmaz
Sırayla siyasi parti, dernek ve kurum temsilcilerinin konuşmasının ardından TİP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Hatay Milletvekili Barış Atay söz aldı. Bugün ortaya çıkan görüntünün tanıdık olduğunu ama Türkiye’de sağ hareketlerin toplamının aciz, gülünç ve asla bitmeyecek olan çaresizliği olduğunu dile getiren Atay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye sağ hareketi 10 yıllardır iktidarı elinde tutmanın verdiği, kendilerine göre özgüvenle Türkiye’deki devrimcileri, sosyalistleri tutuklayarak, öldürerek, kaybederek, yok sayarak sindireceklerini sanmışlardır ama gelin görün ki buradaydık, buradayız ve burada olacağız. Onlara bir türlü anlamadıkları bir şeyi söylemek her zaman olduğu gibi yine borcumuzdur. Biz verdiğimiz mücadelenin ne olduğunun farkında olan insanlarız. Biz başımıza gelme ihtimali olan şeylerin hep farkında olan insanlardık zaten. Tutuklanabileceğimizi de öldürülebileceğimizi de başımıza türlü türlü felaketler gelebileceğini de bilerek verdik bu mücadeleyi. 10 yıllardır bu mücadeleyi verenlerin açtığı yolda yürüdük, yürümeye devam ediyoruz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Şu önemlidir. İnsanlar kendilerini bilmeli. Biz kendimizi nasıl biliyorsak AKP’liler, MHP’liler, milletvekilleri, yöneticileri mutlaka kendilerini biliyorlar. Mesela bizim milletvekillerimiz, diğer milletvekillerinin bazıları gibi hiç cinayetle anılmaz. Mesela hiç hırsızlıkla anılmaz, hiç dolandırıcılıkla, rantla anılmaz.
“Can avukattır, devrimcidir, çok güzel bir insandır”
“Bizi sindirebileceğinizi sanıyorsanız hodri meydan”
“‘Osmanlıyız’ dediğiniz atalarınız gibi gemilerle kaçmak zorunda kalacaksınız”
Rantıyla, dolandırıcılığıyla, bu ülkenin bütün topraklarının işgal edilmesine izin vermeleriyle, bugün bu ülkenin bütün kaynaklarını sömürmeleriyle, bugün Anayasa’ya darbe yapmalarıyla vatana ihanet suçu işleyen bu iktidar yargılanmaya başlayacak. İşte o zaman siz Can kadar cesur olup, gelip, ifadenizi verip tutuklanmayı beklemeyeceksiniz. Bugün sırtınızı dayadığınız ‘Biz Osmanlı’yız’ dediğiniz atalarınız gibi gemilere binip kaçmak zorunda kalacaksınız ama biz size izin vermeyeceğiz. Bu artık Can Atalay meselesi, bu artık bir milletvekilinin tutuklanması meselesi değil. Bu ülkede şu an isimlerini tek tek sayamayacağız onlarca milletvekili tutuklandı, hâlâ içeride. Bu mesele artık bu ülkede hakkın, hukukun, doğal olarak adaletin olmadığı ama ağır aksak işleyen, güya bir Anayasa varken artık Anayasa’nın da olmadığını, bu gerçekle yüzleşmemiz gerektiğinin göstergesidir. Bizim hep beraber yapmamız gereken ortaklaşarak, omuzlaşarak mücadele etmektir.
“Hepiniz tarihin tozlu sayfalarında yok olup gideceksiniz”
Bu mesele, Can Atalay meselesi değil. Bu mesele, Türkiye halklarının tamamının meselesidir. Eğer dün sahip çıkamadıklarımızın üzerine bugün Can Atalay’a da sahip çıkamazsak yarın yaşamınız olmayacak. Buradan bir selam da Can’ın yoldaşı Selçuk Kozağaçlı’ya gönderelim. Ne diyordu? ‘Mesele, sadece yaşamak meselesi değil. Onurlu bir yaşamdır önemli olan. Emek dolu bir yaşamdır. Bunun için mücadele etmektir’. Hepiniz sağ olun, var olun. Şunu unutmayın. Bugünkü görüntü Denizlerin (Gezmiş), Yusufların (Aslan), Hüseyinlerin (İnan) idam kararlarını oylayan o faşist milletvekillerinin görüntüsünü andırıyordu. Bugün Mahir (Çayan), İbrahim (Kaypakkaya) katledildiğinde arkasından gülen o sağ, faşist milletvekillerinin yüz ifadelerini andırıyordu ama bugün Deniz’i, Yusuf’u, Hüseyin’i, Mahir’i, İbrahim’i hepimiz biliyoruz. Yolundan yürüyoruz. O çift el ayakta buna oy veren hiç kimseyi tarih hatırlamıyor. Hepiniz tarihin tozlu sayfalarında yok olup gideceksiniz. Bu da böyle biline. Madem beraber mücadele edeceğiz. Şunu asla unutmayalım. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.”
TİP adına hazırlanan ortak metnin okunmasıyla eylem sona erdi.
TBMM tarihinde bir ilk; Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü! TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkındaki, Gezi davasında 18 yıl hapse mahkûm edildiğine ilişkin kararın TBMM Genel Kurulu’nda bugün okundu. Meclis’te bir ilk yaşandı ve Anayasa Mahkemesi’nin iki kez bu konuda hak ihlali kararı vermiş olmasına rağmen Genel Kurul’da Can Atalay kararı okunarak milletvekilliği düşürüldü. Genel Kurulu yöneten TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ‘a, kararı okuduğu sırada anayasa kitapçığı fırlatıldı.
Kararın okunmasının hemen ardından TBMM internet sitesinde yer alan, “Milletvekilliği Sona Erenler” sayfasına Can Atalay da eklendi.
Can Atalay’dan ilk açıklama Vekilliğinin düşürülmesi kararının ardından Atalay’dan ilk açıklama geldi. Atalay, Seçilmiş Hatay Milletvekili sıfatıyla yayınladığı açıklamada, “Anayasa’nın açık; hiçbir kuşkuya yer bırakmayan hükümlerine karşın seçilmiş Hatay milletvekilinin milletvekilliğini ‘düşürdüler.’ Türkiye, bu kuralsızlık, hukuksuzluk deli gömleğine sığmayacak. Hep beraber göreceğiz” dedi. GÖKÇER TAHİNCİOĞLU YAZDI – AYM kararına uymayan Yargıtay’ın dediği oldu: Anayasaya uyulmadı, TİP milletvekili Can Atalay’ın vekilliği düşürüldü, AYM kılını bile kıpırdatamadı TIKLAYIN – Can Atalay’dan ilk açıklama: “Kuralsızlık, hukuksuzluk deli gömleğine sığmayacak, hep beraber göreceğiz” TIKLYIN – TBMM Genel Kurulu toplandı | Saadet Partisi Grup Başkanvekili Kaya: TBMM, Anayasaya uymayan bir kurum durumuna düşecek; bugün Can Atalay kararını okutmayın!
TIKLAYIN – Can Atalay’ın milletvekilliği düşürüldü!
TIKLAYIN – Erkan Baş’tan Bekir Bozdağ’ın Atalay kararını okumasına: Mafyada böyle yaparlar, bazen suçlu olduğunu bildiklerini yanlarında tutarlar ve en pis işleri onlara yaptırırlar
TIKAYIN – Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine tepki yağdı | “Özgürlüğünü çalanlar, milletvekilliğini de çaldı!”
TIKLAYIN – Karar yokluğunda okundu: Meclis Başkanı Kurtulmuş, Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesine sessiz kaldı, gündemi BAE ziyareti oldu!
TIKLAYIN – Can Atalay’ın avukatları tekrar AYM’ye gidecek: Yargıtay üyeleri Meclis’i de suça ortak etti, rehine pazarlığı gibi kullanıldı!
|