– Geride bıraktığımız haftada Fenerbahçe’nin banko kazanması, Galatasaray’ın zorlu Trabzon deplasmanında muhtemelen puan kaybetmesi beklenirken tam tersi oldu ve iki şampiyon adayı puan puana geldi, bunu neye bağlıyorsunuz?
– Bunun üç temel sebebi var… 1- İki takımın hocaları arasındaki oyuna müdahale farkı… 2- Galatasaray’ın çok etkili oyunu… 3- Trabzonspor’un çaresizliği çok aşan aciz görüntüsü…
Başlıkları açalım: İki hoca arasında oyunu okumak açısından uçurum var… Okan hoca ezber bozuyor, İsmail hoca bildiğini okuyor… Nasıl oluyor, anlatalım… Okan hoca, çaresiz kalınca sağ ön oyuncusu Barış Alper’den solbek yarattı… Hatta son Trabzon maçında Barış Alper sağaçık başladı, çok da etkili oynadı, son çeyrekte solbeke geçti… Okan hoca, Trabzon maçında ilk defa Kaan Ayhan’ı solbek oynattı ve süper verim aldı… Kaan Ayhan son derece iyi savunma yaptı, hücuma katılıp çok şık da bir gol attı… Aynı Okan hoca, Halil’i iki maç santrafor oynatıp verim alamayınca Zaha’yı merkez santrafora çekti ve süper sonuç aldı… Zaha iki gol, bir asistle oynadı… Zaha merkeze geçince Kerem Aktürkoğlu solda gerçek yerini buldu ve yeniden alışılmış gollerine döndü… Galatasaraylılar artık “İcardi yok” diye enseyi karartmasın, İcardi yoksa Zaha var… Okan hoca, dokunuşlarıyla takımına maç kazandırabiliyor… Kenarda film seyreder gibi oturmuyor…
– Ya İsmail hoca?
– İsmail hocanın bugüne kadar kenardan müdahale edip maç kazandığını pek hatırlamıyorum… Hani seromonide futbolcular 7-8 yaşında çocuklarla sahaya çıkarlar ya, o çocuklara sorun İsmail hocanın ne yapacağını biliyorlar… Dakika 60-70 oldu mu, İrfan Can çıkacak Cengiz Ünder girecek, Tadiç çıkacak, Jashua King girecek, Dzeko çıkacak Batshuayi girecek… Bir de milleti şaşırt be hocam. Bir kere olsun ezberini boz… Mesela, İrfan’ı çıkarıp Cengiz’i alacağına birini sağ kenara, diğerini sol kenara at…Dzeko’yu çıkartıp Batshuayi’yi alacağına ikisini birden oynat, zaten maç gidiyor, çift santrafora dön… Bunları asla yapmıyor İsmail hoca… Bu güne kadar ezberini bozmadı, bozamadı… Bildiğini okuyor… Çok tutucu…
– Fenerbahçe’ye golcü gerektiğini iddia edenler var…
– Onlardan biri de benim… Bu internet sitesinde defalarca yazdım, Youtube kanalında defalarca söyledim… Dzeko aşırı ağır… Haftalar ilerledikçe, yorgunluk arttıkça daha da ağırlaşıyor… Diyorlar ki “bu kadar gol attı…” Tamam da Fenerbahçe’de öyle kaliteli bir kadro var ki, santrafora kimi koysanız gene 10-15 gol atardı… Unutmayın bu takımın orta saha oyuncusu Szamanski 9 gol attı, santrafor Dzeko 14 gol atmış, çok mu? Dzeko ile Batshuayi ayni stilde iki santrafor… Çok yumuşaklar, fizik gücü kullanamıyorlar… Fenerbahçe ye çok diri, boğuşan, çok haraketli, rakip stoperlerin üstüne kadar çıkan, ön direkte – arka direkte hava toplarına vuran, sadece kendine değil, takım arkadaşlarına gol yolları açacak bir santrafor gerekli… Ben Kuruniç niye alındı demiyorum ama, Stoperden sonra önceliği böyle etkili bir santrafora verirdim… Hatırlayın; Fenerbahçe Gaziantep maçında 10 korner attı, birine bile kafa vuramadı… İcardi gibi, Aboubakar gibi dağıtan bir golcü lazım… Fenerbahçe’nin yerinde olsam, Beşiktaş Aboubakar’ı gözden çıkardıysa teklif yaparım… Aboubakar için “karakteri zayıf” diyorlar… Bana ne… Şubat geldi, Mayıs sonuna kadar idare etsin yeter…
– Trabzonspor’u atlamayalım…
– Aslında atlasak daha iyi… Çünkü Trabzonspor’un adı var, kendi yok… Maç 5-1 değil, 5×2=10 olurdu… Trabzonspor tarihinin, Abdullah Avcı kariyerinin en ağır yenilgisini alırdı. Foundas diye bir futbolcu var, Trabzon’a nasıl almışlar, Abdullah hoca 80 dakika nasıl oyunda tuttu inanamadım… Trabzon’da bu kadrodan ya iki – ya üç kişi oynar… Fazlası oynamaz… Zamanında 15-20 milyon euro teklif geldiğinde kaleci Uğurcan ile Abdülkadir Ömür’ü satmadılar, bu iki futbolcu şimdi ortada yok…
– Yarışın bunda sonrası ne olur?
– İki takım aynı puanda ama , Fenerbahçe sırtına daha fazla yük vurarak, Galatasaray sırtındaki yükleri birer birer atarak hedefe koşuyor… Fenerbahçe kendi sahasında 7 puan kaybetti, Galatasaray sıfır… Bir de rakamla yazayım; 0… Eee bu yarış muhtemelen 1-2 puan farkla bitecek, o zaman nasıl olacak? Fenerbahçe, deplasman haftasında Trabzon’da kazanabilirse, Aslantepe’ye gittiğinde Galatasaray’ı yenebilirse ancak o zaman sırtındaki yüklerden kurtulur ve yarışta avantaj sağlar…Psikolojik üstünlük artık Galatasaray’da…
– Beşiktaş bir felaket…
– Hem de nasıl… Kabul, Beşiktaş ‘ın bu kadar eksiği var… Takımın fiziği – kimyası bozuldu, hepsi kabul… Buna rağmen elinizi vicdanınıza koyup değerlendirin… Beşiktaş’ın sahaya çıkan onbiri Pendik’in mütevazi kadrosundan çok daha pahalı, çok daha yeterli değil mi? Buna rağmen 4 yiyorsun…Santos geldi, bir kımıldadılar, o kadar… Beşiktaşlı oyuncuların içi boşalmış, ruhları iflas etmiş… Bu yenilginin futbol yorumuyla anlatılacak bir tarafı yok… Beş futbolcunun kadro dışı kalmasını da kabul etmiyorum… Adın yönetici ise yönetmesini bileceksin. Zararı kim çekiyor? Kadro dışı kalanlar mı, Beşiktaş mı?